KIRIM
Kırım toprakları tarih boyunca birçok kez fethedilmiş, kontrol altına alınmıştır. Kırım'da Kimmerler, Antik Yunanistan, İskitler, Gotlar, Hunlar, Bulgarlar, Hazarlar, Kiev Rus Devleti, Bizans Yunanlıları, Kıpçaklar, Osmanlı Türkleri, Altınordu Tatarları ve Moğollar hakimiyet kurmuştur. 13.Yüzyılda Venedikliler ve Cenevizliler tarafından kısmen kısmen kontrol altına alındı. Bunu izleyen dönemde sırasıyla 15.yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Kırım Hanlığı ve Osmanlı İmparatorluğu , 18. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Rus İmparatorluğu, İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ve daha sonra 20. yüzyılın geri kalanında Sovyetler Birliği içinde Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti ve Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti hakimiyet kurdu.
Kırım Hanlığı'nın kurucusu Hacı Giray 427-1783 yılları arasında Kırım'da hüküm sürmüştür. Hacı Giray'ın halkı Cengiz Han'ın soyundan gelmektedir. Hacı Giray, Sultan Fatih Mehmed'in İstanbul'u fethinden sonra, Osmanlı İmparatorluğu ile birleşmiştir. Bu birleşme sonucunda Osmanlı-Kırım Birleşik Kuvvetleri, 1454 yılında Kefe'yi kuşattılar. Cenevizliler, Kırım Hanı'na ve Osmanlılara vergi ödemeyi kabul etmek zorunda kaldılar.
Osmanlı İmparatorluğu'nun Kırım'ı kaybetmesi;
1768'de Rusya ile Osmanlı Devleti uzun sürecek bir savaşa girdi. Osmanlı yönetimi, 1736-1739 savaşında Kırım'ın Rus işgaline uğraması sebebiyle Kırım'ı, Tatarlar'ın tek başlarına savunamayacağını gördüğünde burada bir seraskerlik oluşturdu. Ruslar'ın Kırım'a gireceği Orkapı adlı geçit, buranın müdafaası açısından son derece önemliydi. Bu savaşta Kırım seraskeri olarak görevlendirilen Silahdar İbrahim Paşa'nın, Orkapı'nın müdafaası için harekete geçmesi, Tatarlar tarafından geciktirildi. Osmanlı Ordusu yoldayken de Orkapı'daki kalede bulunan Tatarlar bu önemli geçit noktasını Ruslara teslim ettiler. Buradan rahatlıkla geçen Rus Kuvvetleri Kırım'ı kısa zamanda işgal edip, Osmanlı Ordusu komutanı İbrahim Paşa'yı da esir alarak Petersburg'a götürdüler. Ruslar, Kırımlılar ile çeşitli müzakereler yapmışlar, yayınladıkları bildirilerde onlara, Kırım'a doğru ilerleyen Rus kuvvetlerine karşı gelmedikleri takdirde bağımsızlıklarını vereceklerini vadetmişlerdi.
Kırım'ın Rusya açısında önemi;
Stratejik konumu ve verimli arazileriyle dikkat çeken Kırım'ın tarihi istila ve işgallerle doludur. Hunlardan Venediklilere, Bizans'tan Osmanlı'ya bir çok medeniyete ev sahipliği yaptı. 18.inci yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'yla Rus İmpararotluğu arasında gidip gelen Kırım, 1783'te Çariçe 2.Katerina döneminde ilhak edildi. 1954'te Sovyet lideri Bikita Kruşçev tarafından Ukrayna'ya devredilene kadar Rusya'nın parçasıydı. Kırım tarihsel açıdan, Rusya'nın sıcak denizlere inme ihtiyacının karşılanması için hayati öneme sahiptir. Özellikle Sivastopol Limanı, Moskova'nın Kradeniz üzerinden Akdeniz ve ötesinde hakimiyet kurma arzusunun sembolü olarak görülmektedir. Stratejik olarak Ruslar açısından önemli olan bölgenin neden Ukrayna'ya bırakıldığı sorusuna cevap olarak; Kruşçev, Rusya hakimiyeti altına girişinin 300'üncü yıl dönümünde Kırım'ı hediye olarak Ukrayna Sovyet Cumhuriyeti'ne verdi. Bu karar 27 Şubat 1954'te resmi Sovyet gazetesi Pravda'da tek cümlelik uzun bir paragraf olarak yayımlandı. Bazı Rusların bugün hala hata olarak gördüğü karar, o dönemde pratikte pek fazla değişiklik yaratmıyordu. Ancak SSCB'nin 37 yıl sonra çökmesiyle bugün hem Ukrayna hem de Rusya için bir anca önem kazandı. Rusya, en önemli filolarından birinin yeni bağımsız olan ve Avrupa'yla yakınlaşma riski bulunan bir ülkede kalması gerçeğiyle başetmek zorundaydı.
Krizin Merkezi Kırım;
Kırım, 1996 Anayasası'na göre Ukrayna içinde özerk bir cumhuriyet statüsüne sahip ama yasal olarak Ukrayna'nın parçası, kendi parlamentosunu seçebiliyor. Bu parlamento, tarım, altyapı ve turizm politikalarını belirleme yetkisine sahip ancak 1995'te, Rusya yanlısı ayrılıkçı bir adayın seçimleri ezici bir çoğunlukla kazanması sonrası Kırım Başkanlık makamı kaldırıldı. Şuan bölgenin başkanlık temsilcisi ve başbakanı Kiev tarafından atanıyor. Ukrayna'nın Karadeniz kıyısındaki Kırım yarımadası, ülkedeki Rusya yanlısı hissiyatın, yani olası bir ayrılıkçı hareketin kalbi olarak değerlendiriliyor. Yanukoviç'in devrilmesinin ardından, Rusya yanlısı en geniş çaplı gösteriler Kırım'da yapıldı. Rusya'nın Karadeniz Filosu'na ev sahipliği de yapan bölgede, yerel parlamento Kiev'den ayrılıp ayrılmama konusunda referandum düzenleme kararını açıkladığı günün ertesi gecesi bölgedeki Sivastopol ve Simferol havaalanı Rus üniforması giyen kişilerce işgal edildi.
Peki neden Sivastopol;
Sivatopol, Kiev'le birlikte Ukrayna'da "özel statü" taşıyan iki kentten biridir. Sovyet döneminden bu yana Rusya'nın Karadeniz Filosu'na ev sahipliği yapmaktadır. Rusya, Sovyetler Birliği'nin çöktüğü 1991 yılından itibaren Kiev'le uzun müzakerelerden sonra buradaki üssünü 2017'ye kadar tutma hakkını kazandı. Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç'in 2010'da yeniden iktidara gelmesinden sonra da, Rus doğal gazının yüzde 30 oranında daha ucuza alınması karşılığında bu süre 25 yıl uzatıldı; 2047'ye kadar yeniden uzatılması "opsiyonu"da tanındı.
Ukrayna'da Avrupa Birliği yanlılarının ayaklanması ve Rusya'nın Kırım'a asker çıkartmasından sonra düzenlenen referandum sonrası Kırım, bağımsızlığını ilan etti. Ukrayna'nın yönetim alanı içinde yer alan Kırım'a asker gönderen Rusya , gerçekleştirilen referandumun ardından bu ülkeyi kendi topraklarına dahil etme kararı aldı. Rusya'nın Kırım krizindeki tutumunu değiştirmemesine tepki olarak ABD ve Avrupa Birliği sert yaptırım kararları almaya başladı. Son olarak Batılı güçler Kırım'ın ilhakını kınarken, G7 ülkeleri de Rusya'yı dışarıda bırakma kararı aldı. Yedi sanayileşmiş ülkeden oluşan G7, Rusya'dan Ukrayna'nın Kırım'ı ilhak etme yolundaki tüm çabalarını durdurmasını istemişti fakat Kırım'da 16 Mart 2014 Pazar günü düzenlenen ve Tatarların boykot ettiği referanduma katılanların yüzde 96.77'si Rusya'ya katılmak için oy kullandı. Pazar günü yapılan referandumda halka " Rusya'ya bağlanmaya razı mısınız?" ve "1992 yılı Kırım Anayasası'nın yeniden yürürlülüğe girmesi ve Kırım'ın Ukrayna'nın bir parçası olmasına razı mısınız?" soruları yöneltilmişti.
Avrupa Birliği'nin ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Rusya'ya karşı tutumu;
Avrupa Birliği, Rusya ve Ukrayna'dan 21 yetkili hakkında mal varlıklarının dondurulması ve seyahatlerine sınırlama getirilmesine hükmetti. AB yetkilileri, Kırım'ın Ukrayna'dan ayrılarak Rusya'ya geçmesini öngören referandumdan sonra böylece ilk yaptırım kararlarını hedef olarak yetkililerin isimlerini açıklamadı, ancak referandumda kilit rol oynadıkları sanılıyor. Bu olayların akabinde son iki haftada Rusya, piyasada ilginç ekonomik taktiklerini kullandı ve herkesi oyuna getirdi. Bir kaç günde 20 milyar dolar kazandı. Ayrıca kendi tekel şirket hisselerinin yüzde 30'unu devlete iade etti. Daha önce enerji şirketlerinin hisseleri yabacı yatırımcılara; Amerikalılara ve Avrupalılara aitti. Bu ise; petrol ve gaz gelirlerinin neredeyse yarısının Rusya'nın kasası yerine, Avrupa hesabına gitmesi demekti. Kırım olaylarına bağlantılı olarak Ruble hızla düşmeye başlamıştı ama Rusya Merkez Bankası Ruble'yi desteklemek için hiçbir şey yapmadı. Hatta piyasada Ruble'yi korumak için Rusya'nın rezerv parasının olmadığı söylentileri çıktı. Bu söylentiler ve Putin'in Ukrayna'da Rusça konuşan nüfusu savunacağı ifadesi, Rusya enerji şirketlerinin hisse fiyatlarında büyük bir düşüşe sebep oldu. Bu durumdan dolayı spekülatörler ve yatırımcılar hisseleri satmaya başladı ve hisseler değerlerini iyice kaybetti.
Putin bütün hafta bekledi ve fiyatlar sınırın altına düşünce, aynı anda Avrupalılardan ve Amerikalılardan hisseleri satın alma emri verdi. Spekülatörler ve yatırımcılar durumu fark edinceye kadar, hisseler artık Rusya'nın eline geçmişti. Sadece bu değil, bir kaç gün içinde Rusya 20 Milyar dolardan fazla para kazandı ve kendi enerji şirketlerinin hisselerini geri döndürdü. Ayrıca Kırımlıların Rusya'ya bağlandıklarına pişman olmamaları için gereken her şeyin yapılacağını vurgulayan Medvedev, yapılacaklar listesi de açıkladı. Bunlardan bir tanesi Türkiye için lojistik açıdan önemli olan Kerç Limanını Karadeniz'in en önemli limanı haline getireceklerini kaydeden Medvedev, demiryolu, havayolu, karayolu ve deniz yollarının kurulmasının önemli olduğunu aktardı. Kerç Limanı'ndan Port Kafkas Limanı'nın olduğu bölgeye 4 km'lik köprü yapımını planladıklarını belirtti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder